Tanışabilir miyiz?

Hayatın akışı içinde sosyal varlık olmaları insanların birbiri ile tanışmaları için istek duymaları olağan durumlar. Ancak tanışma seremonisini uygun zemin ve zamanda yapmak durumun olağan akışını yakalayabilmek kalıcı ve süreğen bir durumun başlangıcı olabiliyor. Ancak zorlama ve doğaçlama durumlarından uzak tanışma girişimlerinin çoğu başarısızlıkla sonuçlanmaya mahkum.

Tanışmalarda beden dilinin son derece önemli olduğu yadsınamaz bir gerçek. İnsanlar üzerinde meydana getirdiğimiz ilk intibanın ilk 30 saniye içinde oluştuğunu biliyor muydunuz? İlk tanışmalarda görünüş ve beden dilinin etkinliği karşı tarafta kalıcı etki bırakmaktadır.

Uzmanlar; ilk kez karşılaştığımız biri hakkında fikir sahibi olmak için 30 saniye ve sonrasında devam eden toplamda  2 dakikanın yeterli olduğunu, kişi ile olan ilk izlenimin yüzde 93’ünü ‘sözsüz iletişim‘ dediğimiz beden dili, yüzde 7’sini ise ne söylediği oluşturduğunu belirtiyor.

İnsanlar duyduklarına değil, daha ziyade gördüklerine inanır. İlk izlenim esnasında karşıdaki insanların dikkatini çekmek isteyen, olumlu imaj bırakması gereken insanlar öncelikle görünüşe önem vermelidir.

Sanal alemin gün geçtikçe yaşamımıza daha çok girmesi internet üzerinden de etkileşimi daha çok gündeme getiriyor. Ancak bu ortamda insanların yarısından çoğu olduğundan farklı bir kişilik (belki de özendikleri ve olmak istedikleri kişilikle) sergiliyorlar. Bu nedenle internet ortamındaki tanışmalarda insanları tanımak için daha çok zamana ihtiyaç olduğunu unutulmaması gereken bir durumdur.

Hayatımızdaki başarının neredeyse yüzde 80’i insanlarla kurduğumuz iletişime bağlıysa, insanlar üzerinde oluşturduğumuz ilk izlenim konusuna da bu oranda dikkat etmeliyiz. Çünkü olumlu bir ilk izlenim aynı zamanda, karşı tarafla kuracağımız etkili bir iletişim için zemin oluşturacaktır.

Gelin şimdi “Tanışabilir miyiz?” sorusuna alınabilecek cevapları biraz esprili tarafından bakarak görelim. Başınıza benzer durumlar gelebileceği gibi siz de başkalarına birebir örtüşen bir deneyim olmasa da benzer durumlar yaşatmış olabilirsiniz. 🙂

Her erkeğin kızlara yaklaşımında farklı yöntemleri vardır. Çoğunlukla bu girişimler sonuçsuz kalmaktadır. İşte bunlara güzel örnekler…

– Daha önce tanışmış mıydık yavrum?
– Sanmam hayvanat bahçesine gitmeyi sevmem.
– Hönk !

– Pardon tanışabilir miyiz? – Sebep?

– Eeeööö
– Eee

– Güzelsiniz desem.
– Bu benim sorunum desem?

– Pardon abla

– Tanrım… Sizi daha önce tanımalıydım.
– Ben o kadar vakit kaybını göze alamazdım.

– Nasıl???
– Naş diyorum kısa ve öz!

– Yalnız mıyız?
– Sorduğun soruyla çelişme.

– Nası????
– Hem çoğul hem yalnız olamayız dimi ama..

– Öyle, pardon.
– Ne o bayım… zeki mi geldim?

– İlk görüşte aşka inanır mısınız?
– ….

– İnanmıyosanız çıkıp bi daha gelicem de no 😀
– Ay yesinler sempatik şey

– Ehehe
– S…tir git, dövecem ama bak!

Merhaba nasılsın
– ???

– Şaşırdın mı?
– ???

– Ben Varol…
– Yokol…

Kız köpek gezdirmektedir;

– Ehhehe ne sevimli şey… Isırır mı?
– Parcalar bile..

– Ne güzel gözleriniz var.
– Lens onlar.

– Eööe olsun yine de güzel.
– Ha sonuna kadar zorlucam şansımı diyosun.

– Sizi birine benzetiyor gibiyim?
– Siyah kuşak var bende…. Asıl ben seni benzetebilirim.

– Pardon bayan bişey sorabilir miyim ?
– Tabii..

– Bu ne güzellik ??
– Hangisi?…

Bir de bu tanışma girişimlerinin saat sorarak olan versiyonu mevcut. 😀

– Merhaba, saat var mı
– Ne?

– Saat diyorum.
– Eee

– Kaç olmuş acaba?
– Ne oldu randevun mu var.

– Yoo.
– O halde niye soruyorsun?

– Merak ettim de
– Bi git be!!

Bir yaşanmışlık:

Lisedeyken, okuldan çıkmış eve gitmiştim. Okul eve yakındı tabi.

Sonra okul formasını değiştim. İşim vardı, yine okulun oradan geçip aşağıya semtin merkezine inicem. İnerken gencin biri geldi yanıma.

-Saatiniz var mı acaba saat kaç diye sordu,

-Bende safım tabi niyetini anlamadım. Saatimin olmadığını söyledim.

O da benden bi kaç adım ileriden yürüyor. Sonra tekrar arkaya dönüp yanıma geldi,

– Az aşağıdaki lisenin nerede olduğunu, sordu.

-Bende aşağıda olduğunu indiğinde göreceğini söyledim.

Şahıs tekrar önden yürümeye başladı ve zaman geçmeden yanıma geldi yine..

-O meşhur soru: Tanışabilir miyiz…

– Bende tedirgin bi şekilde uzaklaştırdım ne dedim tam hatırlamıyorum ama hava soğuk ve dışarda kimse yoktu korkmuştum sapık mı diye :))

Tabi neyse üstelemeyip gittide bende rahat ettim 🙂