Robotlar çıktı, biz de robotlaştık
Buz dağının bir de görünmeyen kısmı var. Aslında görünüp de işimize gelmeyen kısmı diyelim.
Elektronik aletler icat oldukça, yaşamımız daha da kolaylaşıyor sanıyoruz. Görünürde evet belki kolaylaşıyor. Ama sağlığımızdan oluyoruz. Çünkü hiçbir şeyi biz yapmıyoruz artık.
Teknoloji ilerledikçe, bizler tembelleşiyoruz.
Mutfakta hiçbir bayanın eksiği yoktur hemen hemen. Yumurta haşlama makinesine kadar icat oldu. Artık her şeyi makineler pişiriyor, hazır hale getiriyor. Bizde karşısına geçip çayımızı yudumluyoruz film seyreder gibi. Sonuç toplumca sağlığımız bozuldu.
Peki niye hiç düşündünüz mü?
Çünkü elimizi sıcak sudan soğuk suya vurmuyoruz. İşleri makineler yapıyor bizlerde sadece oturuyoruz. Kan dolaşımı olmadığı için vücut hareketsiz kalıyor ve kaslar güçsüzleşmeye, yağlar birikmeye başlıyor. Şeker hastalığı genç yaşlara indi… Bunun nedenini görmek hiç de zor değil. “Görünen köy kılavuz istemez” demiş Atalarımız.
Çamaşır makinesinin bozulduğunu düşünün. Sanki kıyamet kopmuş gibi bir durum oluşur bayanların gözünde. Aynı gün ya o makine tamir olacak ya da yerine yenisi alınacak mutlaka.
İki gün sabredemeyiz. Yukarıda da bahsettim elimizi sıcak sudan soğuk suya sokamayız. Cildimiz bozulur çünkü. Ama içimizin küflendiğini gören kimse yok! İşimize öyle geliyor çünkü rahat ediyoruz sözde. Sağlığımızı, rahatlığımıza feda ediyoruz.
Siz hiç alışveriş merkezlerinde yürüyen merdiven yerine diğerini kullananı gördünüz mü?
Ya da 100 metrelik bir yolu yürüyeni. Arabası varsa eğer kısa mesafe bile olsa onla gidiyor.
Sağlığımızdan çalıp, benzine yatırım yapıyoruz…
Sağlığımızı alışveriş merkezlerinin merdivenlerinde, vitrinlerinde dağıtıp sunî mutluluk yaşıyoruz.
Elektronik aletler bir robottan itibaret, ya bizler?
Sizce onlardan farkımız kaldı mı?
Robotlar Çıktı, Robotlaştık!